Geceleri bir mahalleden geçerken gözlerim kolayca dolaşıyor. Bir tv veya bilgisayar ekranının mavi parıltısıyla çekilen perdesiz pencerelere bakamıyorum. Kendi daireme yaklaşırken aynı iyi huylu röntgenciliği bile önceden hazırlayacağım, başkalarının neler yapabileceğini merak ediyorum. Evlerimiz ve içindeki nesneler çok açıklayıcı olabilir.
Parçalarımızın bir toplamı olduğumuz fikri var. Evimize geldiğinde, çok sayıda parça var ve her biri bir sebepten dolayı orada olmalı. Resmi ya da işlevsel ya da her ikisi de, çevrili olduğumuz nesneler yaşamlarımızda bir anlam taşır ve anlam yaratır. Stok almanın bu kadar önemli olmasının nedenlerinden biri de budur. Eşyalarınızın sizinle ilgili ne söylemesini istiyorsunuz? Zaten ne diyorlar? Kendi alanınızı seçerken kendinize bu soruları sormak inanılmaz derecede faydalı olabilir.
Ayrıca, evlerimize getirmeyi seçtiğimiz şeylerin sonuçlarını da düşünün. Yeşil mülkiyeti ne oluşturur? Olağan şüpheliler var: ikinci el mobilyalar, tezgah üstü kompost, evin her bir üyesi için bir bisiklet. Alternatif olarak, gelecekteki yadigarı olan kaliteli yapılmış parçalar hala sürdürülebilir yaşam ruhunu koruyor. Yaklaşım ne olursa olsun, eviniz kendinizin bir yansımasıdır. Dışarıdan bakarak kendi alanınızı hayal etmeye çalışın. İki şey istediğinizden daha az uyumluysa, şimdi bazı değişiklikler yapmak için herhangi bir zaman kadar iyidir.
Belki, Allison ve birçok okuyucu gibi, Yeni Plastik Mücadelesi Yok. Ya da belki de şerefiyeye bir gezi düzenlenir, ancak alışveriş yapmak yerine bağış yapmak. Görüntüleme, satın alma, bağış yapma ve atma kararlarınızda dikkatli olun. Bunları inançla yapın ve en önemlisi bunları kendiniz yapın. Sonuçta, bir evi bir ev yapan budur. Gerçekten bir uzantısı sen.